Emiyor mu?

Tıpta postpartum dönem olarak adlandırılan lohusalık, bir kadının hayatında yaşadığı en önemli ve hassas dönemlerden birisidir. Bu dönemin en önemli konuları anne sütü ve emzirmedir. Ne yazık ki bu dönemde annenin hislerinin sıklıkla göz ardı edildiğine şahit olunmaktadır. Annenin nasıl olduğu, neler hissettiği sorulmadan ‘Emiyor mu?’, ‘Sütün geldi mi?’, ‘Sezeryan doğumdan sonra zaten süt gelmez’, ‘Ağlıyor bak, sütün yetmiyor, aç bu bebek aç’ gibi söylemler bu süreci daha da karmaşık hale getiriyor. Ne yazık ki bir şeyin doğal olması onun sorunsuz atlatılacağı anlamına gelmiyor. Lohusalığın kendisi stres yaratan bir dönem olmakla birlikte sosyal desteğin yetersiz olması ruhsal belirtilerin ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Zaten bu süreçte yeterliliğini sorgulayan annenin kendi öz yeterliliğiyle ilgili kaygıları daha da derinleşmektedir. Bu dönemde yaşanan depresif belirtilerin bebeğin beslenme sorunlarına ve hatta emzirmeyi sonlandırmaya bile yol açabileceği bilinmektedir.

“Emiyor mu? Sütün Gelmiyor mu?” Diyenlere Nasıl Yanıt Vermeliyiz?

• Bu tarz iğneleyici ifadeler kimden gelirse gelsin, bu ifadelerden rahatsız olduğunuzu ve bunların kaygınızı daha çok arttırdığını muhatabına yeterince güçlü bir şekilde söylemeniz gerekmektedir.
• Emzirmenin hem kendisi stres düzeyinden etkilenir hem de bebeğin emmemesi stresini arttırır. Bu bir kısır döngüdür. Bu kısır döngüyü kırmak için çeşitli yöntemlerin etkili olduğu gösterilmiştir. Bunlar arasında sırt masajının, emzirme sırasında düşük tonda rahatlatıcı bir müziğin çalıyor olmasının etkili olduğu gözlenmiştir. Emzirilen odanın tamamen karanlık olmaması, loş olması, hatta mümkünse fazla ışık vermeyen ama baktıkça insanı hipnotize eden lambaların işe yaradığı bilinmektedir. Emzirme sırasında kendinizi en rahat hissettiğiniz yerde hayal etmeye çalışmak ve o sırada kendinize bebeğiniz için iyi ve yeterli bir anne olduğunuzu telkin etmek de işe yarayacaktır.
• Gelen süt miktarından çok emzirmeye devam etmek, anne bebek ilişkisinin sevgi dolu bir biçimde devam etmesini sağlar. Gelen süt miktarına odaklanmak yerine bebeğinizle kurduğunuz iletişimin keyfini çıkartmaya çalışın.
• Bazen çeşitli hastalıklar ortaya çıkabilir, ilaç kullanmanız gerekebilir ya da sadece duygusal nedenlerden ötürü emzirmek mümkün olmayabilir. Bu durumlarda formül mamaları öcü gibi görmek/göstermek kendinizi ve çevrenizdekileri üzmekten başka bir işe yaramaz. Ayrıca anne sütü miktarı azken yalnızca anne sütüyle emzirmede ısrarcı olmanın bebeğin susuz kalması, yenidoğan sarılığı gibi başka olumsuz sonuçları da olabilir. Bu tür durumlarda emzirme, formül mamayla besleme ya da her ikisini beraber yapma arasındaki kararı çocuk doktorunuza bırakmakta fayda var.